12. Hukuk Dairesi2025 YılıTakip Açılış

Yabancı Para Alacağına ilişkin takipte ilk takip talebinde Türk Lirası karşılığının gösterilmediği, yeniden Türk Lirası karşılığı gösterilerek düzenlenen ikinci takip talebinin, ilk takip talebi iptal edilmeden ikinci bir takip talebi düzenlenemeyeceğinden sonuca bir etkisi bulunmamaktadır.

12. Hukuk Dairesi         2025/72 E.  ,  2025/1765 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Temyiz incelemesinin duruşmalı yapılmasına işin ivediliği ve niteliği nedeniyle 5311 sayılı Kanun’la değişik İcra ve İflas Kanunu’nun 366. maddesi hükmü uygun bulunmadığından bu yöndeki isteğin reddine oy birliği ile karar verildikten sonra işin esası incelendi:
Şikayetçi borçlu hakkında başlatılan ilamlı icra takibine karşı borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuru ile; sair şikayet nedenlerinin yanı sıra takip talebinde yabancı para alacağının Türk Lirası karşılığının gösterilmediğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince, alacaklı tarafından düzenlenen ilk takip talebinde yabancı para alacağının Türk Lirası karşılığının gösterilmediğine işaret edildikten sonra, henüz borçluya icra emri tebliğ edilmeden alacaklı tarafından sunulan ikinci takip talebinde harca esas değerin Türk Lirası karşılığının gösterildiği ve borçluya tebliğ edilen icra emrinin bu ikinci takip talebine uygun olduğu gerekçesi ile İİK’nın 58. maddesine dayalı şikayetin ve sair şikayetlerin reddine karar verildiği, kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesinin gerekçesi benimsenmek suretiyle, borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine hükmedildiği, kararın borçlu tarafından temyiz edildiği görülmüştür.
İİK’nın 58. maddesinin ikinci fıkrasının üçüncü bendine göre; alacağın veya istenen teminatın Türk parasıyla tutarının ve faizli alacaklarda faizin miktarı ile işlemeye başladığı günün, alacak veya teminat yabancı para ise alacağın hangi tarihteki kur üzerinden talep edildiğinin ve faizinin takip talebinde belirtilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Yine aynı Kanun’un 60. maddesinin ikinci fıkrasının birinci bendinde; alacaklının veya vekilinin banka hesap numarası hariç olmak üzere, 58. maddeye göre takip talebine yazılması lazım gelen kayıtların ödeme emrinde bulunması gerektiği belirtilmiştir.
Buna göre; alacaklı, yabancı para alacağının TL karşılığını, takip talebinde göstermek zorunda olup, buna bağlı olarak bu zorunluluğun ödeme emrinde de yerine getirilmesi gerekir. Anılan noksanlık, kamu düzeni ile ilgili ve devletin hükümranlık haklarına ilişkin olması nedeniyle takibin her safhasında re’sen göz önünde tutulmalıdır (HGK’nın 12.05.1999 tarih ve 99/12-271 E. – 99/301 K. sayılı kararı).

Öte yandan; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 445. maddesi ile bu Kanun’un uygulanmasına ilişkin yönetmelik gereğince elektronik ortamda saklanan UYAP kayıtları esastır.
Somut uyuşmazlıkta; 15.12.2022 tarihinde UYAP sistemine kaydedilen ilk takip talebinde toplam 2.559.761,85 USD alacağın tahsilinin talep edilmesine rağmen, yabancı para alacağının Türk Lirası karşılığı gösterilmediği gibi harca esas değerin de Türk Lirası olarak yazılı olmadığı görülmüş olup, ilk takip talebi iptal edilmeden aynı takip dosyası üzerinden ikinci bir takip talebi düzenlenemeyeceğinden, alacaklı tarafından 20.12.2022 tarihinde takip dosyasına sunulan takip talebinde harca esas değerin Türk Lirası karşılığının gösterilmesinin sonuca etkisi yoktur.
O halde İlk Derece Mahkemesince, UYAP sisteminde kayıtlı ilk takip talebinde yabancı para alacağının Türk Lirası karşılığının gösterilmediğinden bahisle takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm tesisi ve Bölge Adliye Mahkemesince de borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ :
Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesinin 24.10.2024 tarih ve 2023/2046 E. – 2024/2887 K. sayılı kararının (KALDIRILMASINA),
İstanbul 38. İcra Hukuk Mahkemesinin 27.02.2023 tarih ve 2023/18 E. – 2023/115 K. sayılı kararının (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçlunun sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 27.02.2025 gününde oy birliğiyle karar verildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu