12. Hukuk Dairesi2017 Yılıİhalenin FeshiSıra Cetveli

Alacağa mahsuben ihaleyi alan alacaklıların, ihale bedelinin tamamını yatırıp yatırmayacakları, ancak İİK’nun 140. maddesi gereğince icra müdürlüğünce sıra cetvelinin tanziminden sonra anlaşılacağından, mahkemece, icra müdürlüğünce, öncelikle sıra cetvelinin yapılması, alacaklıların ihale bedelinin tamamını yatırmalarının gerekip gerekmediği belirlendikten sonra, alacaklılara ihale bedelini tamamen veya kısmen yatırmak üzere süre verilmesi yönünde işlem yapılması gerektiğine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.


Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi D. D. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklıların şikayet yoluyla icra mahkemesine yaptıkları başvuruda; ihaleye konu gayrimenkulü alacağa mahsuben 235.400,00 TL’ye satın aldıklarını, alacak miktarı ile ihale bedeli arasında kalan fark bedeli olan 8.830 TL’nin de icra dosyasına yatırıldığını ileri sürerek, kesinleşen ihale gereği işlem yapılması talebi üzerine icra müdürlüğünün, taşınmaz üzerinde ipotek bulunduğu ve satış bedelinin tamamının dosyaya yatırılması halinde tescil işlemlerine devam edileceğine ilişkin 13.06.2016 tarihli kararının iptalini talep ettikleri, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.

İcra İflas Kanunu’nun 140. maddesinde; “Satış tutarı, bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmezse, icra dairesi alacaklıların bir sıra cetvelini yapar” hükmü yer almaktadır.

Somut olayda, borçluya ait gayrimenkulün 03.06.2016 tarihli açık arttırmada, alacaklılara 235.400,00 TL’ye ihale edildiği görülmektedir. Bu durumda, icra müdürlüğünce, öncelikle İİK’nun 140. maddesi uyarınca sıra cetveli yapılarak alacaklıların ihale bedelinin tamamını yatırması gerekip gerekmediğinin belirlenmesi, ihale bedelinin tamamının yatırılması gerekir ise, İİK’nun 133. maddesine göre işlem yapılması gerekir.

Haciz koyduran alacaklı, gayrimenkulü ihale ile satın alması ve kendisinden önce gelen başka alacaklı bulunmaması halinde, alacağı oranında satış bedelini ödemekten kaçınabilir, yani satışa çıkarılan gayrimenkulü, alacağına mahsuben alabilir. Gayrimenkul üzerinde alıcının yaptığı takip nedeniyle konulan hacizden önce konulmuş başka hacizler bulunması halinde ise, sıra cetveli yapılması gerekmekte olup, şikayete konu icra dosyasında henüz sıra cetveli yapılmamış olduğundan, ihale bedelinin, alacaklıların ve varsa başka haciz alacaklılarının alacağını karşılayıp karşılamadığı tespit edilmeden, ihale alıcısı alacaklıların ihale bedelinin tamamını yatırması halinde tescile devam edileceği yönündeki icra müdürlüğü kararı doğru değildir.

O halde, alacağa mahsuben ihaleyi alan alacaklıların, ihale bedelinin tamamını yatırıp yatırmayacakları, ancak İİK’nun 140. maddesi gereğince icra müdürlüğünce sıra cetvelinin tanziminden sonra anlaşılacağından, mahkemece, icra müdürlüğünce, öncelikle sıra cetvelinin yapılması, alacaklıların ihale bedelinin tamamını yatırmalarının gerekip gerekmediği belirlendikten sonra, alacaklılara ihale bedelini tamamen veya kısmen yatırmak üzere süre verilmesi yönünde işlem yapılması gerektiğine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklıların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

12. HD. 04.12.2017 T. E: 2016/24478, K: 15055

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu