12. Hukuk Dairesi2023 YılıMaaş Haczi

Borçlunun muvafakati gereğince maaşı üzerine haciz konulup kesinti yapılabilmesi için öncelikle takibin kesinleşmiş olması gerektiği, henüz borçlu hakkında kesinleşmiş bir takip bulunmadan borçlunun maaşının haczedilmesine yönelik vermiş olduğu muvafakatin bir geçerliliğinin bulunmadığı,

T. C.
Y A R G I T A Y
1 2 . H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I

Esas No : 2022/10935
Karar No : 2023/3361

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 15.06.2022
SAYISI : 2021/1137 E., 2022/1284 K.
DAVA TARİHİ : 26.01.2021
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
TEMYİZ EDEN : Davalı
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 11. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 09.03.2021
SAYISI : 2021/145 E., 2021/354 K.

Taraflar arasındaki borçlunun emekli maaşına konulan haczin kaldırılması şikayeti nedeniyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulüne, haczin kaldırılmasına karar verilmiştir.

Kararın alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine hükmedilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. ŞİKAYET
Borçlu şikayet dilekçesinde; ihtiyati haciz kararına istinaden 07.04.2016 tarihinde yapılan haciz sırasında bağkur maaşınının tamamının borca kesilmesi yönünde muvafakat alındığını ve bugüne kadar kesinti yapıldığını ancak ödeme emrinin 08.04.2016 tarihinde muhtara tebliğ edildiğini, henüz kesinleşmiş takip olmaksızın verilen muvafakatin geçersiz olduğunu ileri sürerek maaş haczi muvafakatinin geçersiz olması nedeniyle iptaline, kesintilerin karar kesinleşinceye kadar tedbiren alacaklıya ödenmemesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Alacaklı cevap dilekçesinde;borçlunun 2016 yılından bu yana yapılan maaş haczi kesintilerine açık muvafakati ile onay verdiğini,dosyada 58 adet maaş kesintisi bulunduğunu, ödeme emrinin borçluya 08.04.2016 tarihinde tebliğ edildiğini, 07.04.2016 tarihli hacizde de borçlunun açıkça muvafakat beyanında bulunduğunu, takibe konu alacağın ticari bir alacak olduğunu, borçlunun basiretli tacir olarak yapmış olduğu iş ve işlemlerin sonucunun bilincinde olarak verdiği muvafakatin geçerli olduğunu, şikayetin kötüniyetle yapıldığını, beş yıldır yapılan kesintilere borçlunun bir şikayetinin olmadığını belirterek şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 93 üncü maddesinde haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin taleplerin, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedileceğinin düzenlendiği, borçlunun muvafakati gereğince maaşı üzerine haciz konulup kesinti yapılabilmesi için öncelikle takibin kesinleşmiş olması gerektiği, henüz borçlu hakkında kesinleşmiş bir takip bulunmadan borçlunun maaşının haczedilmesine yönelik vermiş olduğu muvafakatin bir geçerliliğinin bulunmadığı, somut olayda; borçlu adına çıkartılan ödeme emrinin 08.04.2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 07.04.2016 tarihinde yapılan haciz sırasında muvafakatte bulunduğu, dolayısıyla henüz borçlu hakkında kesinleşmiş bir takip bulunmadan borçlunun maaşının haczedilmesine yönelik vermiş olduğu muvafakatin bir geçerliliğinin olmadığı gerekçesi ile şikayetin kabulüne, takip dosyasından borçlunun emekli maaşına konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Alacaklı istinaf dilekçesinde; borçlunun 2016 yılından bu yana yapılan maaş haczi kesintilerine açık muvafakati ile onay verdiğini, dosyada 58 adet maaş kesintisi bulunduğunu, şikayetin süre yönünden reddi gerektiğini, ödeme emrinin borçluya 08.04.2016 tarihinde tebliğ edildiğini, 07.04.2016 tarihli hacizde de borçlunun açıkça muvafakat beyanında bulunduğunu, takibe konu alacağın ticari bir alacak olduğunu, borçlunun tacir olup basiretli tacir olarak yapmış olduğu iş ve işlemlerin sonucunun bilincinde olarak verdiği muvafakatin geçerli olduğunu,şikayetin kötüniyetle yapıldığını, beş yıldır yapılan kesintilere borçlunun bir şikayetinin olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı Yasa’nın 56. maddesi ile değişik 5510 sayılı Yasa’nın 93. maddesinin “Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.” düzenlemesini içerdiği, anılan maddede değişiklik getiren ve 28.02.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5838 sayılı Yasa’nın 32/2-b maddesi “Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir” hükmü İİK’nın 83/a maddesine göre daha özel düzenleme içerdiğinden, takibin kesinleşmiş olması şartıyla 28.02.2009 tarihi sonrasında artık borçlunun, 5510 sayılı Yasa’nın 93. maddesi kapsamındaki gelir, aylık ve ödeneklere ilişkin hacze muvafakatinin geçerli olacağı,şikayetçi borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçluya 08.04.2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından 07.04.2016 tarihli hacizde borç bitene kadar emekli maaşının tamamının kesilmesine muvafakat ettiğinin bildirildiği, bu durumda yukarıda açıklanan Yasa hükmüne göre borçlunun, hakkındaki takip kesinleşmeden maaş haczine yönelik verdiği muvafakatin geçersiz olduğu, şikayetin süreye tabi olmadığı, 5510 sayılı Yasa’nın 93. maddesi uyarınca borçlunun emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılması gerektiği, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığı, hükümde kamu düzenine aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile alacaklının istinaf talebinin HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Alacaklı, istinaf dilekçesindeki hususları tekrar etmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesinin kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, emekli maaşına konulan haczin kaldırılması şikayetine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK 82 inci madde, 5510 Sayılı Yasa’nın 93 üncü madde hükümleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup alacaklının temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 2004 sayılı Kanun’un 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu