2023 Yılı6. Hukuk DairesiSıra Cetveli

Sıra cetveline itiraz hakkı, İİK’nın 142. maddesinde sıra cetvelinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde sıra cetvelinde yer alan her alacaklıya tanınmış bir hak olup, şikayetçi borçlunun sıra cetveline itiraz hakkının bulunmadığı, kamu düzeni ile ilgili re’sen dikkate alınacak hususlar kapsamında aleyhe hüküm verme kapsamında olmadığı, mahkemece şikayeçi borçlunun aktif husumet ehliyetinin bulunmadığından

T. C.
Y A R G I T A Y
6 . H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I

Esas No : 2022/4830
Karar No : 2023/2670

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 20.09.2022
SAYISI : 2022/1318 E., 2022/1431 K.
DAVA TARİHİ : 12.07.2021
HÜKÜM/KARAR : Usulden Red
TEMYİZ EDEN : Şikayetçi vekili
İLK DERECE MAHKEMESİ : Yeşilhisar İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 18.05.2022
SAYISI : 2021/22 E., 2022/9 K.

Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir.

Kararın şikayetçi vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. ŞİKAYET
Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; müvekkili borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde satış bedelinin alacaklılara ödenmesine karar verildiğini, sıra cetvelinde şikayet olunan alacaklının takip dosyasına da ödeme yapıldığını, müvekkilinin şikayet olunana hiçbir borcunun bulunmadığını, müvekkilin borcuna mahsuben 38 YA 503 plaka sayılı traktörün şikayet olunan alacaklıya verildiğini, ayrıca takip dosyasının takipsizlik nedeni ile işlemden kaldırıldığını, icra takibinde en son işlem ile takibin yenilenmesi arasında 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, zamanaşımı dolmuş alacağa dayalı olarak düzenlenen sıra cetvelinin hukuka uygun bulunmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir.

II. CEVAP
Şikayet olunan vekili cevap dilekçesinde; şikayetçi borçlunun sıra cetveline itiraz ya da şikayette bulunamayacağını, sadece alacaklıların talepte bulunma hakkının olduğunu, şikayet konusu takibin 2008 yılında başlatıldığı halde şikayetçi tarafın 12 yıl boyunca takibe karşı herhangi bir itirazda ya da şikayet girişiminde bulunmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, sıra cetvelinin tanzim edildiği tarih ve dava tarihi itibariyle şikayet olunanın alacaklı olduğu takip dosyasının devam ettiği, alacağın zamanaşımına uğradığı iddiasıyla ilgili icranın geri bırakılmasına karar verilmediği gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Şikayetçi vekili istinaf dilekçesinde, şikayet olunanın alacağının üzerinden 10 yılı aşkın sürenin geçtiğini, son işlem tarihinden itibaren 3 yıllık sürenin dolduğunu, mahkeme tarafından alınan bilirkişi raporunun da aynı yönde olduğunu, takip dosyasının takipsizlik nedeniyle işlemden kaldırıldığını, zamanaşımı dolmuş alacağa dayalı olarak düzenlenen sıra cetvelinin hukuka uygun olmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, sıra cetveline itiraz hakkı, İİK’nın 142. maddesinde sıra cetvelinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde sıra cetvelinde yer alan her alacaklıya tanınmış bir hak olup, şikayetçi borçlunun sıra cetveline itiraz hakkının bulunmadığı, kamu düzeni ile ilgili re’sen dikkate alınacak hususlar kapsamında aleyhe hüküm verme kapsamında olmadığı, mahkemece şikayeçi borçlunun aktif husumet ehliyetinin bulunmadığından şikayetin HMK’nın 114/1-d ve 115/2 maddesi gereğince usulden reddine karar verilmesi gerektiği, şikayetçi borçlunun istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, davacının şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi vekili temyiz dilekçesinde, müvekkilin icra dosyasında borçlu konumunda olup haklarının ihlâl edildiğini, bu nedenle dava açma ehliyetine sahip olduğunu, icra takibinde en son işlem ile takibin yenilenmesi arasında 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, İİK’nın 71/2 ve 33/a maddeleri birlikte nazara alındığında takipten sonraki zamanaşımına ilişkin itirazın süreye tabi bulunmadığını, zamanaşımı dolmuş alacağa dayalı olarak düzenlenen sıra cetvelinin hukuka uygun olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
C.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir.

C.2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1-d ve 115/2 nci maddeleri ile 369. maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371. maddeleri, İcra ve İflas Kanununun 142 nci maddesi,

C.3. Değerlendirme
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup şikayetçi vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu