12. Hukuk Dairesi2023 YılıFaiz

Borçlu tarafından avans faizinin değişen oranlarda hesaplanması gerektiği ileri sürülmüş ise de, dava dilekçesinde açıkça bu yönde bir itirazı mevcut olmadığından, ayrıca takip talebinde açıkça belirtilen orandan az olmamak üzere avans faizi talep edildiğinden ve takibin bu kısmı itirazsız kesinleştiğinden ileri sürülen bu hususun yerinde olmadığı gerekçesiyle borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine,

T. C.
Y A R G I T A Y
1 2 . H U K U K D A İ R E S İ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I

Esas No : 2022/10354
Karar No : 2023/2762

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 18.05.2022
SAYISI : 2021/2668 E., 2022/1297 K.
DAVACI/BORÇLU : Eti Gümüş Anonim Şirketi
DAVALI/ALACAKLI : Özer Konveyör Band Turizm Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi
DAVA TARİHİ : 05.02.2021
HÜKÜM/KARAR : Ret
TEMYİZ EDEN : Davacı/Borçlu
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kütahya İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 22.06.2021
SAYISI : 2021/55 E., 2021/252 K.

Taraflar arasındaki icra memur muamelesini şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile 29.01.2021 tarihi itibariyle borç miktarının 318.729,54 TL olduğunun tespitine karar verilmiştir.

Kararın borçlu ve alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine, alacaklının istinaf başvurusunun HMK 349/2 hükmü uyarınca reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi Funda Hasanbaşoğlu tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Şikayetçi borçlu vekili dava dilekçesinde; alacaklı tarafından müvekkili aleyhine başlatılan ilamsız takibin, müvekkilinin itirazı üzerine durduğunu, alacaklının açtığı itirazın iptali davasının Kütahya 1.Asliye Hukuk Mh. 2019/723 E. 2020/439 K. Sayılı ilam ile 12.11.2020 tarihli kararı ile kısmen kabul edilerek ilamda asıl alacak 183.692,00 TL yönünden itirazın iptali, işlemiş faize yönelik talebin reddi ve alacaklı tarafa takipten sonra ödenen 10.000,00 TL nin tahsilde tekerrür olmamak üzere infaz aşamasında göz önünde bulundurulmasına karar verildiğini, karardan sonra müdürlükçe yapılan 29.01.2021 kapak hesabının ilama aykırı olduğunu, takibin 194.869,05 TL miktar üzerinden devam ediyor göründüğünü, alacaklıya yapılmış olunan 10.000,00 TL tahsilatın da dosyada kayıtlı bulunmadığını, faizin başlangıç tarihinin 19.06.2019 olarak belirtildiğini, işlemiş faizlerin ilama aykırı düzenlendiğini iddia ederek ilama aykırı takibin iptaline, tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; şikayetin süresinde yapılmadığını, icra emrinin hatalı tanzim edilmediğini, itirazın iptali davasında verilen kararın kesinleştiğini, borçlunun dosya borcunun tamamının ödendiğine dair hiçbir somut delil sunmadan, icra dosyasının kapak hesabının yanlışlığından bahisle, takibin önce durdurulması sonrada iptalini talep ettiğini, ilamda yazılı tahsilatın, tahsil harcı ödenmediği için kapak hesabında görünmediğini, kapak hesabının çıkarılmasında müvekkilinin herhangi bir müdahalesi olmaması sebebiyle, aleyhe yargılama gideri ve ücreti vekalete hükmedilmemesi gerektiğini beyan ederek şikayetin reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borçlunun şikayetinin 29.01.2021 tarihli kapak hesabına yönelik olduğu, davacının iddiaları ve davalının savunmaları dikkate alınarak 29.01.2021 tarihli kapak hesabında olması gereken borç miktarının hesaplanması için dosyanın icra iflas hesaplamalarında uzman bilirkişiye tevdi edildiği, 21.05.2021 havale tarihli bilirkişi raporunda takip çıkış rakamının ilam öncesi rakam üzerinden hesaplandığı için diğer giderlerin de ilama aykırı olarak hesaplandığını, ayrıca ilama konu alacaklar için gönderilen icra emri kesinleştiği halde iş bu alacak kalemlerinin kapak hesabında dikkate alınmadığını, yapılan tahsilatın dosyaya bildirildiği halde kapak hesabında göz önünde bulundurulmadığını tespit ederek 183.692,00 TL asıl alacak, 999,66 TL takip açılış harç ve masrafı, 7.439,53 TL tahsil harcı (%4,55) 21.308,44 TL KTVÜ, 13.739,16 TL (05.08.2019-23.12.2019 arası işleyen faiz yıllık %19,50 avans faizi) Olmak üzere toplam 227.178,79 TL alacaktan 23.12.2019 tarihli 10.000,00 TL tahsilatın tenzili ile 23.12.2019 tarihinde 217.178,79 TL bakiye borç miktarı bulunduğunun tespitine, 23.12.2019 tarihi itibariyle tespit edilen 217.178,79 TL borç miktarına 570,00 TL birinci haciz ihbarnamesi posta gideri, 2.397,92 TL dava başvuru harcı, 36.738,40 TL icra inkar tazminatı, 21.308,44 TL ilam vekalet ücreti, 745,50 TL yargılama gideri, 437,61 TL (31.12.2020-29.01.2021 arası ilam giderleri için işleyen yıllık %9 yasal faiz) 39.352,87 TL (23.12.2019-29.01.2021 arası işleyen faiz yıllık %19,50 avans faizi) alacak kalemleri eklendiğinde 29.01.2021 tarihi itibariyle borç miktarının 318.729,54 TL olduğunu rapor ettiği, raporun hüküm kurmaya uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile 29.01.2021 tarihi itibariyle borç miktarının 318.729,54 TL olduğunun tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu ile alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Borçlu vekili istinaf dilekçesinde; eksik ve hatalı rapora dayanarak karar verildiğini, rapora itiraz dilekçesinde de belirttikleri üzere takipten sonra talep edilen faiz oranının avans faizi olduğunu, takipten sonrası için dönem dönem değişen yani kademeli avans faiz oranlarına göre ve talep edilen oranı aşmamak üzere faiz hesaplaması yapılması gerekmekteyken raporda sabit oranla hesaplama yapıldığını, raporda atıf yapılan masrafların kalem kalem belirtilmediğini iddia ederek kararın kaldırılmasını talep etti.

Alacaklı vekili süre tutum dilekçesini sunduktan sonra istinaf talebinden vazgeçmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi raporunun hükme esas alınmaya elverişli olup raporda belirtilen miktarlar üzerinden şikayetin kabulüne karar verilmesinin isabetli olduğu, borçlu tarafından avans faizinin değişen oranlarda hesaplanması gerektiği ileri sürülmüş ise de, dava dilekçesinde açıkça bu yönde bir itirazı mevcut olmadığından, ayrıca takip talebinde açıkça belirtilen orandan az olmamak üzere avans faizi talep edildiğinden ve takibin bu kısmı itirazsız kesinleştiğinden ileri sürülen bu hususun yerinde olmadığı gerekçesiyle borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine, alacaklı vekilince süre tutum dilekçesinden sonra istinaftan vazgeçildiğinden alacaklının istinaf başvurusunun HMK 349/2 hükmü uyarınca reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Borçlu vekili temyiz dilekçesinde; alacaklının takipte alacağa avans faizinin uygulanmasını talep ettiğini, dava dilekçesinde takipte uygulanan faize itiraz ettiklerini, bilirkişi raporuna itiraz etmelerine karşın ek rapor alınmadığını beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, icra memur muamelesini şikayete ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İİK’nın 16. maddesi

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlu tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Yukarıda açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu